Antalya Bilim Üniversitesi’nde DışiÅŸleri Bakanı Sn. Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu'na, 'fahri doktora' unvanı tevcih edildi.
Antalya Bilim Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen ‘DışiÅŸleri Bakanı’mız Sn. Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu Fahri Doktora Tevcih Töreni’ne, Antalya Valisi Münir KaraloÄŸlu, Ak Parti milletvekilleri Mustafa Köse ve Gökçen ÖzdoÄŸan Enç, BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Menderes Türel, Antalya Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal ve çok sayıda davetliyle beraber üniversite öÄŸrencileri katıldı.
Törende konuÅŸan DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu, birçok ülke ve üniversiteden fahri doktora unvanı aldığını belirterek, ikisinin kendisi için çok kıymetli olduÄŸunu söyledi. Bu ikisinin Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi ve Antalya Bilim Üniversitesi'nin verdiÄŸi fahri doktora olduÄŸunu aktaran Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, ABÜ'nün gerek bilim gerek eÄŸitim alanındaki hamleleriyle Türkiye'deki saygın üniversitelerden biri haline geldiÄŸini söyledi. ÇavuÅŸoÄŸlu, verilen bu fahri doktorada özellikle dış politika alanındaki çalışmaların dikkate alınmasının kendisini mutlu ettiÄŸini kaydetti.
'HAYALİM DİPLOMAT OLMAKTI'
Gençlik yıllarındaki hayalinin o dönemlerde Asala terör örgütünün Türk diplomatları ÅŸehit etmesi nedeniyle diplomatlık olduÄŸunu belirten Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, ikinci hayalinin ise siyasetçi olmak olduÄŸunu belirterek, “Ama tersi oldu, önce siyasete girdik, Ak Parti kurucu üyesi olarak ve milletvekili olduÄŸum ilk günden itibaren de kendimi diplomasinin içinde buldum. Siyasete girdiÄŸim ilk andan itibaren parlamenter diplomasi alanında yürüttüÄŸüm tüm hizmetlerden büyük haz aldım ve milletime, vatanıma hizmet etmeye çalıştım. Türk bayrağını dünyanın her yerinde dalgalandırmak için çabaladım" dedi.
HALKIN TALEPLERİNDEN BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKA OLAMAZ
Dış politikayı yönetirken bugün Türkiye ve dünyada dış politikanın halkın duyguları, taleplerinden bağımsız olamayacağını anlatan Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, bugün dış politikanın, iç politikadan ayrı tutulamayacağı, ekonomik güç ve her ÅŸeyin silah ve ordu olmadığını da belirterek, “Yurtta sulh cihanda sulh. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetimizi kurarken bunu vurgulamış. İyi de yapmış. Tarih boyunca yurdumuzda da her zaman sulh olmadı, cihanda da sulh olmadı. Yer yer içeride maalesef darbeler oldu, gençler daraÄŸaçlarında sallandırıldı. İç kamplaÅŸmalar, hizipler, etnik ve mezhebe dayalı çatışmalar, siyasi görüÅŸlerden dolayı üniversitelerde öÄŸrencilerin ayrıştırılması, çarpıştırılması gibi huzursuzluklarımız oldu. Ama bunlardan ve darbelerden de ders aldık ki 15 Temmuz 2016 tarihinde hain darbe giriÅŸimine karşı millet olarak dimdik durduk. Dışarıda da her zaman sulh olmadı. Ama bugün gerektiÄŸinde teröre veya Türkiye'ye karşı tehditler oluÅŸtuÄŸunda gerekli hamleleri yapıyoruz. Esas itibarıyla bölgemizde ve dünyada istikrarın teÅŸhisi için çok aktif rol oynuyoruz" diye konuÅŸtu.
70 MİLYON İNSAN EVİNİ TERK ETMEK ZORUNDA KALDI
Bugün dünyada çatışmalar, iç savaÅŸlar, açlık, göç akımları ve mülteci sorunları yaÅŸandığına dikkat çeken Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, “Öyle farklı bir dünyada yaşıyoruz ki genel anlamda bir dünya savaşı yok ama evini terk etmek zorunda kalan insanların sayısı 70 milyon. Bu sayı İkinci Dünya Savaşı'ndan bile fazla. Dünyada küreselleÅŸme var her alanda. Ekonomi, teknoloji, haberleÅŸme, iletiÅŸim, sosyal, spor alanlarında ama tam tersine baÅŸka akımlar da var. Milliyetçilik akımları tekrar yükselmeye baÅŸladı. Mikro etnik yapıya, mezhebe, inanca, coÄŸrafyaya dayalı milliyetçilik had safhaya çıkmaya baÅŸladı. O yüzden ülkelerin içinde sivil savaÅŸlar da baÅŸladı" dedi.
AVRUPA'DA BASTIRILMIÅž YAHUDİ DÜÅžMANLIÄžI
Bugün Avrupa içindeki ırkçılık, yabancı düÅŸmanlığı, hoÅŸgörüsüzlüÄŸün sadece Müslümanlara ya da göçmenlere deÄŸil, kendisinden olmayan herkese karşı arttığını dile getiren Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, “İslam düÅŸmanlığı, bastırılmış antisemitizm, yani Yahudi düÅŸmanlığı. Bastırılmış niye diyorum, çünkü Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra çok katı yasalar çıkarıldı ki, bugün Avrupalılar içinde hissettiÄŸi Yahudi düÅŸmanlığını dışa vuramıyor. Bu onların içindeki Yahudi düÅŸmanlığının düÅŸük olduÄŸu anlamına gelmez. Büyük olasılıkla bugün samimi ortamlarda yoklasanız, İslam düÅŸmanlığından daha da yüksek olabilir, en az o seviyede" diye konuÅŸtu.
AVRUPA'YA Ä°Ç ÇATIÅžMA UYARISI
Avrupa İnsan Hakları SözleÅŸmesi'nde ve diÄŸer sözleÅŸmelerde, Anayasa Mahkemesi kararlarında her türlü ırkçılık ve nefret dili yasaklansa da suç olsa da bugün İslam düÅŸmanlığını dışa vurma konusunda onları frenleyici bir mekanizma olmadığını belirten ÇavuÅŸoÄŸlu, "Dolayısıyla böyle bir Avrupa nereye doÄŸru gidiyor? Bir taraftan ekonomi büyüyor, teknoloji geliÅŸiyor, uzay teknolojisi ve tıpta yeni geliÅŸmeler var ama sosyal yapı bakımından da geriye doÄŸru gidiÅŸler var. İkinci Dünya Savaşı öncesine doÄŸru bir gidiÅŸ var. Biraz önce söylediÄŸim akımlar bunun göstergesi. Yarın bu akımlar, İslam düÅŸmanlığı modası geçtikten sonra bu sefer Avrupa içindeki o eski Birinci ve İkinci Dünya SavaÅŸlarına ya da yüz yıl süren din savaÅŸlarına gidecek, o ortamı hazırlayacak. Avrupa içinde etnik çatışmalar, mezhepçilik, Katolik ve Protestan, Katolik ve Ortodoks gibi kendi içindeki çatışmalara doÄŸru gidecektir" dedi.
'BUNU YÜZLERİNE SÖYLEYEN TEK LİDER VAR'
Suriye'de sorunların çözümü için her türlü çabanın sarf edildiÄŸine deÄŸinen Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, son 1.5 yıla bakıldığında bölgedeki çatışmaların yüzde 80 oranında azaldığına dikkat çekti. Bölgeyi ve dünyayı tehdit eden en önemli tehlikenin terör olduÄŸunu vurgulayan Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, terörizm konusunda dünyada çifte standart, ikiyüzlülük, adaletsizlik denilebilecek bir anlayış olduÄŸunu kaydetti. ÇavuÅŸoÄŸlu, "Terörle mücadele edeceÄŸim diye Irak, Afganistan gibi ülkeleri iÅŸgal eden bir ülkenin bugün bir terör örgütüne destek verdiÄŸini tüm dünya kabul ediyor. Onun yüzüne söylemese de kabul ediyor. Onun yüzüne bunu söyleyen tek ülke var Türkiye Cumhuriyeti. Söyleyebilen tek lider vardır Türkiye Cumhuriyeti'nin CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan'dır, bir baÅŸbakan vardır Binali Yıldırım, bunu söyleyebilen dünyada bir dışiÅŸleri bakanı vardır, o da Türkiye Cumhuriyeti'nin DışiÅŸleri Bakanı'dır" dedi.
AVRUPA VE ABD'YE TERÖR TEPKİSİ
Bugün sırf ideolojiden dolayı PKK'yı terör örgütü listesinden çıkarmaya çalışan siyasi partiler ve milletvekilleri olduÄŸunu söyleyen Bakan ÇavuÅŸoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:
"DaÄŸdaki teröristle Avrupa Parlamentosu'ndaki milletvekili arasında bir fark olması lazım ama bu fark bugün ortadan kalktı. Aynı ÅŸekilde DAEÅž, El Nusra, El Kaide bunlar bizim dinimizi suistimal ediyor. Biz peki bunlar Müslüman diye bu terör örgütlerine sempati duyabilir miyiz, destek verebilir miyiz, tam tersi bunların ideolojilerini de kendilerini de yok etmek için çok güçlü mücadele vermemiz lazım ve bu mücadeleyi veriyoruz. Bugün Türkiye, Suriye'de 3 binden fazla, Irak'ta da 800'den fazla DAEÅž'lı terör örgütü üyesini etkisiz hale getirmiÅŸtir. Ama terör örgütlerinin hepsiyle ayrım yapmaksızın mücadele etmek lazım. Bugün Avrupa ülkeleri YPG'yle PKK'nın aynı terör örgütünü kabul ediyor ama baÅŸlattığımız harekâta dolaylı karşı çıkıyor çeÅŸitli bahanelerle. Amerika'nın kendisi de kabul ediyor, 'aynı örgüt' diye ama 'bize ÅŸimdi lazım' diyor. Ne demek bize lazım? Yarın, ertesi gün ne olacak. GeçmiÅŸte Afganistan'da, Rusya'ya karşı Taliban'ı desteklediniz, ÅŸimdi ne yapıyorsunuz, Afganistan'da Taliban'la mücadele etmeye çalışıyoruz. Ondan da mı ders almadınız? Ya o zaman samimi deÄŸildiniz ya ÅŸimdi samimi deÄŸilsiniz. BaÅŸka açıklaması yok. Terör örgütleriyle iÅŸbirliÄŸi yapmanın faturası bu. Biz hiçbir ayrım yapmaksızın türlü terör örgütleriyle mücadele ediyoruz." ÅŸeklinde konuÅŸtu.